Buffalo King ilk duyunca şöyle hafif bir western havası geliyor insanın içine. “Yoksa Red Dead Redemption slotu mu bu?” dedim kendi kendime. Ama değilmiş. Daha özelmiş. Slotter ’da ilk gördüğümde göz kırptım, sonra “bas bakayım şuna” dedim.
Açılır açılmaz o Amerikan bozkırı suratına çarpıyor. Yani bildiğin açık arazi, kartal sesleri, kurt ulumaları falan. Ama esas olay bufalo. Büyük, heybetli, tam ekranlık. Bir çıktı mı, tüm kazançlar sıraya giriyor.
Oyunda makaralar 6 tane, ödeme hatları ise tam 4096. Evet, yanlış duymadın. Dört bin doksan altı. Yani kazanç için bin bir şekil var. Bi’ sağdan yakalıyor, bi’ soldan. Hele ki bir wild gelirse… işte o zaman ekran alev alıyor.
Bu oyunda bir spin atayım da dinleneyim diyemezsin. Atar atmaz ekran karışıyor. Semboller düşüyor, düşerken sesler… Allah’ım o çarpanlar! Özellikle free spin özelliği var ya… bonus moduna geçince başka bir boyuta geçiyorsun.
Free spin özelliği girdi mi, makaralarda wild çarpanlı semboller patır patır düşüyor. Çarpan çarpanın üstüne geliyor. 2x, 3x, 5x… sonra bir bakmışsın ekran komple renklenmiş. O an diyorsun “Ben bugün var ya, şanslıyım.”
Slotter bu oyunu öyle güzel sunmuş ki… ne takılma var, ne hata. Hatta öyle bir optimize etmişler ki, mobilde bile yağ gibi kayıyor. Arayüz zaten sade. Dön, kazan, tekrar dön. En sevdiğim kafa rahatlığı bu.
Buffalo King’in olayı net: semboller çok, ödeme şekli bol, ama kral hep bufalo. O ekrana tam dizilirse, yandın. Yani iyi anlamda. Çünkü kazanç öyle bir geliyor ki, “bu neydi şimdi” diyorsun. Resmen “kazanç dansı” başlatıyor ekranda.
Semboller de boş değil. Kartallar, pumalar, kurtlar… herkes iş başında. Wild’lar da tam yerinde. Ama ne olursa olsun, bufalo gelmeden oyun tamamlanmıyor. Ve geldiğinde… eh, kalan yer seni Slotter’da bekliyor.
Slotter sayesinde oyunu gönül rahatlığıyla oynuyorsun. Ne bir arıza çıkarıyor, ne can sıkıyor. Bonusları zamanında veriyor, kazandığını anında gösteriyor. Sırf bu yüzden bile tercih sebebi.
Buffalo King, sıradan bir slot değil. Bir karakteri var. Oynarken bunu hissediyorsun. Yani sadece makaraları döndürmüyorsun, doğaya dalıyorsun, hayvanların arasında mücadele ediyorsun, liderin kim olduğunu belirliyorsun.
Ve en güzel kısmı? Her spin yeni bir umut. Her spin’de “belki bu sefer full bufalo gelir” diyorsun. Bazen geliyor. Ve o geldiğinde, sadece ekrana değil… kalbine de dokunuyor.
Kardeşim ne yalan söyleyeyim, isminden bile ter bastı. “Flaming Hot” deyince insanın aklına ya acı…
Bu oyunun adında “ 5 Dazzling Hot ” var ya… ilk başta tam ne demek…
Bazı oyunlar var, adını duyunca bile “hmm ne iş?” diyorsun. Book of Fallen da öyle…
Şimdi diyeceksin ki, “Karamel ne alaka? Slot bu slot!” Evet doğru, ama bu öyle bildiğin…
Yani bir oyuna başlarken bu kadar heyecanlanacağımı tahmin etmezdim. Ama Money Train 2 işte… Hani…
Yine başladım bi oyuna, dedim neymiş bu Sword of Khans diye bi bakayım. Açtım Slotter'dan,…